Grandma's Tradition

Son yıllarda moda dünyasında hızla tüketilen ve sürekli değişen trendlere ayak uydurmak neredeyse bir zorunluluk haline geldi. Ancak bu hız, bir şeyleri geride bırakmamıza neden oluyor: Sıcaklık, sağlık ve geçmişten gelen değerler. Örme yelekler, patikler, yün örgüler… Bir zamanlar her evde bulunan bu şirin ve sıcak parçalar, ne yazık ki “eski moda” olarak algılanıp kenara atılıyor. Oysa ki, bu parçaların moda dünyasında yeniden bir akım yaratabilecek potansiyeli var! Ancak bir gerçek var ki, bu mirası sahiplenmekte çoğumuz zorluk çekiyoruz. Örme yelekler, patikler, genellikle “anneanne tarzı” olarak görülüyor ve bir köşeye itiliyor. Oysa bu parçalar, hem geçmişin sıcaklığını hem de doğallığın gücünü yansıtır

Yün bir yelek, kazak ya da patik günümüz sokak modasında bana, hem sıcak bir dokunuş hem de vintage bir esinti katıyor.Yün patiklerin bir ev kombinini tamamlayarak hem nostaljik hem de stil sahibi bir hava yaratması mümkün. Sadece sıcak tutmakla kalmıyor, aynı zamanda doğallığı ve insanın özünü yansıtıyor.

Bu noktada belki de şu soruyu sormalıyız: Neden örme ürünler sadece anneannelerimizin veya babaannelerimizin bize dayattığı bir şeymiş gibi algılanıyor? Oysa ki, bu parçalar geçmişle bağ kurmanın bir yolu. Sıcacık bir yelek veya el emeği bir patik giymek, geçmişe saygı hem de geleceğe taşınması gereken bir kültürel miras değil mi?

Biz  inanıyoruz ki moda, sadece görsellik değil, aynı zamanda bir hikaye anlatma biçimidir. Ve örme parçalar bu hikayeyi en doğal ve içten haliyle anlatır. Yün yelekler ve patikler, hem sağlıklı hem de sürdürülebilir bir moda anlayışı için yeniden hayatımıza dahil edilmeli. Kendi stilinizi yaratırken neden bu sıcacık mirası da yanınıza almayasınız?

Gelin, modanın sadece bir tüketim aracı değil, geçmiş ve gelecek arasında bir köprü olduğuna hep birlikte inanalım. 

Günümüz modası, hızlı tüketim alışkanlıklarıyla doğallıktan giderek uzaklaşıyor. Polyester, naylon gibi sentetik materyaller, moda dünyasında sıkça tercih ediliyor. Ancak bu tercihler ne kadar doğru? Sağlığımıza, çevremize ve kültürel mirasımıza ne kadar saygı gösteriyor? İşte bu soruların cevabını aramalıyız.

Oysa topraklarımız doğal zenginliklerle dolu. Ülkemizde yetişen pamuklar, uzun ve özenli bir süreçten geçerek ipliğe, ardından kumaşa dönüşüyor. Koyunlarımızın yünleri, işlenerek sıcacık ve nefes alabilen giysiler haline geliyor. Pamuktan yapılan giysiler cildinizle dost, nefes alabilir ve sağlıklıyken, yün ise sizi kışın sıcacık tutarak doğanın mucizesini hissettirir. Peki neden bu doğal ve sağlıklı seçenekler dururken sentetik polyester ürünler tercih edilsin?

Polyester gibi sentetik materyaller, bedenimizin nefes almasını engeller, cildimizde rahatsızlık yaratır ve uzun vadede sağlığımızı olumsuz etkileyebilir. Doğal ürünler ise tam aksine bedenimize saygı gösterir. Cildimiz, doğadan gelen materyallerle buluştuğunda nefes alır, kendini yeniler ve daha sağlıklı kalır.

Ayrıca, topraklarımızdan çıkan bu ürünler sadece bir giysi değil; bir hikayedir. Pamuk tarlalarından yün yelek atölyelerine kadar uzanan bu hikaye, doğanın bize sunduğu hediyelerin değerini göstermektedir. Hem ucuza bu doğal seçeneklerden faydalanmak hem de kendinize özgün bir tarz yaratmak mümkünken, neden moda akımları uğruna bedeninize kötülük yapasınız ki?

ByCisle olarak, modanın sadece estetik değil, aynı zamanda bir sorumluluk olduğuna inanıyoruz. Kendinize özgün bir tarz yaratmanın ve doğayla uyum içinde yaşamanın zor olmadığını savunuyoruz. Pamuk ve yün gibi doğal materyallerle, hem kendinize hem de çevrenize değer katabilirsiniz.

Unutmayın, bedeninize duyduğunuz saygı, seçimlerinizde başlar. Doğanın bize sunduklarını tercih ederek, hem sağlıklı hem de tarz sahibi bir yaşam sürmek sizin elinizde.