Bugünlerde kafamı hangi tarafa çevirsem yüksek bel bikinileri görüyorum,croplar,gözlükler modanın geri dönüş hikayesi beni çok etkiliyor, geçmiş yıllara hakim olan palazzo pantolonları bile bugün dışarı çıktığımızda her kesimde görmek mümkün navy tarzdan bahsetmiyorum bile :). 40'lı yıllarda 2. dünya savaşının'da etkileri sürerken aklıma iki yıldız gelir o dönemin modasını belirleyen ve canlı kalmasını sağlayan Rita Hayworth ve Grace Kelly.Hatta Rita'nın Gilda adlı filmini izlerseniz o dönemin modasına az çok hakim olursunuz diyebilirim, püsküller, broşlar ile yapılmış halhallar, oversize şortlar,yaka aksesuarları hepsi o dönemlerden günümüze uzanmakta, daha çok maskülen bir tarza sahip 40'lı yıllar,özellikle erkek giyiminde öne çıkan gömlekler kadın modasına da yön vermiş unısex kavramından o yıllarda bahsetmek mümkün.Renkli canlı gömleklerini de bu yıllara taşıma kararımız 40'lardan kalma eski kafalıyız ne yapalım! Yeniyi ileri götürmek yerine eskileri bugünde yaşatmayı seviyorum bende. Geçmişte olan o emeği günümüz şartlarında bulamıyoruz eskinin yerine yenisini koymak imkansızlaşıyor adeta gün geçtikçe geçmişin modasına olan ilgim de bağlılığımda artıyor. Zerafet kavramının o yıllardan günümüze miras kaldığı ama şuan yeteri kadar yansıtılmadığı kanısındayım.40'ların bu gömlek modası sahilleri etkileyebilir diye düşünürken aklıma fransızlar geldi ne zaman denizden havuzdan çıksalar mutlaka yanlarında bir şal ya da kıyafet görmek mümkün bu da kültürlerinde zarifliği temsil ettiğini düşündükleri recouvrait kelimesinden geliyor tıpkı bizdeki gibi kelime anlamı örtünmek,sarınmak daha zarif göründüklerini düşündükleri için bu şekilde davranıyorlar ben etkilendim ya siz?